19:31 - Zeytinyağı bitkisel yağın sağlık bakımından yararları
19:28 - Yumurta Alerjisi Nedir? Alerjiye Ne Sebep Olur
19:27 - YKS temel puanları ne zaman açıklanacak? 2020 Üniversite temel puanları
19:25 - Uyku Sorunu Yaşamak İstemiyor İseniz Bunlara Kulak Verin
19:23 - TikTok bakın ne zaman kapanacak? TikTok acaba kapanacak mı?
23:24 - Tekrarlayan Düşüklere Neden Olan Nedir?
23:22 - Safran Bitkisi Neden Dünyanın En Pahallısı Olmaktadır
23:21 - Okul kayıtları bakın ne zaman başlar? Okul kayıtları nasıl olacak
“Oğlunun montunu satmaya gelen babayı… kimse unutamadı.”
“Bu mont yıllarca bir askıda kaldı… Üzerindeki yazı ise görenin kalbine kazındı.”
“Bu çocuk montunun cebinde bir sır vardı… Kimse kolay kolay kaldıramaz.”
Soğuk bir kış sabahıydı. Mahalledeki ikinci el dükkânına yaşlı bir adam geldi. Elinde yıpranmış ama tertemiz bir çocuk montu vardı. İçeriye girdiğinde sesi titriyordu:
“Bunu satmak istiyorum… oğlumun montu. Artık ihtiyacımız yok.”
Dükkan sahibi montu eline aldı, etiketi hâlâ içindeydi. Soramadı, ama merak etti: “Oğlunuz büyüdü mü artık?”
Adam başını eğdi. “Hayır… O şimdi başka bir yerde. Ama bu mont… başkasını sıcak tutsun istiyorum. Hem onun hatırası da yaşasın.”
Dükkan sahibi o an, montu satmadı. Onu camekânın en önüne astı, yanına da küçük bir not koydu:
“Bu mont, bir babanın kalbinden geldi. Onu alan kişi, sadece ısınmayacak… bir duayı da yanında taşıyacak.”